top of page

Hoş Beyinsel Gece Yarıları - 113 (Ağaçlaşmış Taşlar Tomurcuklansaydı)

Değişmez. Zannetmiyorum. Yanılgısı bile zorla tutuşmaz üzülmeyi hak edenin uykusundaki vuvuzela. Canlı performansa mor danalar acayip yelkenlerle hayal ediyor. Sürüklenmesine aldırmaksızın, Tuhfet’ül Harameyn, bankamatiklerde akıl almaz küfürsüz savlar devam ediyor. Herhalde soru bankaları bayatlayarak hayatla halatla örülü dizili iç içe geçiyor. Sümbülzade Vehbî’ye ve Ataol Behramoğlu’na yönelik akıl almaz savlar devam ediyor.

Uzun bir yolculuğa çıksaydı benimle insan kızı. Çehremizde bir TIR’ı dolduracak güzel akşamlar olsaydı. Batık arayan dalgıçlar suları sulu boyayla boyasaydı. Dün papatya beyazında yediveren yemişleri açsaydı, ağaçlaşmış taşlar tomurcuklansaydı, ah ne güzel bağırıyor iddaa’dan başka bir şey bilmeyen mankafalar.

Kutular zahirî görünümdedir, penseler muhtemelen kilerdedir. Fıçılar zeytinyağıyla dolmuştur. Yevmiyeye giden çocuk nasıl kitap okusun? Karnı acıkan çocuk nasıl Boş Levha’yı düşünsün? Ellerini ver ki akşamlardan gazel aksın. Sana güzel bir kasîde olacaktım; Stewart Teoremi’nden dolayı vazgeçtim.

. . .

01.07.’18

Son Yazılar

Hepsini Gör

Hoş Beyinsel Gece Yarıları - 167 (Ilırım)

Bugün yavaş suskunlukları olan birkaç kişiliğimle barıştım. Tamire götürdüm, getirdim. Yanlış defterde imiş eksik olduğum anılar. Oradan silip öteki deftere aktardım. Hayatın eşiğinde mantıklı temkinl

bottom of page