top of page

Hoş Beyinsel Gece Yarıları - 135 (Duymak İstemiyorum)

İkiyüzlülük yapmak istemiyorum. Mümkün olan kereler sarı bir eşyaya dönüştü. Su uğurlandı, yardın kavanozu herkesin de bildiği açık bir lâhzaya dokandı, santimetrenin camları yaşlı bir ormana dağıldı. Kalbime kahve döküldü. Kişilikler sayıca azımlandı, kuvvetçe çoğumlandı; insanlıklar derin bir neşesiz eğlenceye sokuldu, anahtarları bayatladı. İkiyüzlülük yapmak istemiyorum. Dahası, olan bütün denizler, balıksız bir sessizliğe gömüldü. Duymak istemiyorum.

Hangi ayın berisinde yatan dağ geyikleri, doğayı bildirimlerle takip edecekler. Taşın ve toprağın bağımsızlaşmış ayak basılmazlığı, soğumuş insan fikirlerinde alev çıkarabilir. Çocuklar yarın ne bilecekler? Sandalyede oturup sandalyeli olasım var, halıya uzanıp halılı olasım var. Mutluluğum bütünlendi, heveslerim doğal vazolarda kenetlendi ve doğurgan insan limitlerinde alevler hep yaklaşacak. Hepsi süt. Çok kez süt içmişimdir. Lâkin süt duymak istemiyorum. Duyduklarım dağınık porselenleri anı ambarında elli parçaya kırıyor. Sabır izlerimden ar duyuyorum. Ses de ar da duymak istemiyorum. Başım ağrıdıkça ağrıyacaktır. Ben bir insanım. Siz de hastalanabilirsiniz.

. . .

17.12.’18 23:30

Son Yazılar

Hepsini Gör

Hoş Beyinsel Gece Yarıları - 167 (Ilırım)

Bugün yavaş suskunlukları olan birkaç kişiliğimle barıştım. Tamire götürdüm, getirdim. Yanlış defterde imiş eksik olduğum anılar. Oradan silip öteki deftere aktardım. Hayatın eşiğinde mantıklı temkinl

bottom of page